Çocuklarda Baş Dönmesi: Nedenleri ve Çözüm Yolları

Çocuklarda baş dönmesi, sıklıkla iç kulak problemleri, enfeksiyonlar veya migren gibi nedenlerden kaynaklanır. Denge sistemi gelişmekte olan çocuklarda, bu tür belirtiler dikkatle değerlendirilmelidir. Baş dönmesi, altta yatan ciddi bir duruma işaret edebilir.

İç kulakla ilgili vestibüler sistem bozuklukları, çocuklarda en yaygın baş dönmesi nedenlerindendir. Viral labirentit, vestibüler nörinit gibi enfeksiyonlar dengeyi olumsuz etkiler. Bu durumlarda odyolojik ve nörolojik değerlendirme büyük önem taşır.

Görsel bozukluklar, kansızlık, düşük kan şekeri veya sıvı kaybı da çocuklarda baş dönmesine neden olabilir. Uzun süreli açlık, susuzluk ya da sıcak havalarda ani kalkışlar bu durumu tetikleyebilir. Beslenme düzeni ve yaşam alışkanlıkları gözden geçirilmelidir.

Tedavi, altta yatan nedene bağlı olarak şekillenir. Gerekli durumlarda çocuk nöroloji veya kulak burun boğaz uzmanına yönlendirme yapılır. Fizik tedaviyle vestibüler rehabilitasyon, ilaç tedavisi ya da yaşam tarzı değişiklikleri ile semptomlar kontrol altına alınabilir.

Çocuklarda Baş Dönmesi Belirtileri Nelerdir?

Çocuklar, özellikle de konuşma yetisi henüz tam gelişmemiş olanlar, başlarının döndüğünü söylemek yerine bunu davranışlarıyla gösterirler. Onların dünyasında “vertigo” kelimesi yoktur; bunun yerine korku, hareketsizlik veya huzursuzluk vardır. Ebeveynlerin burada çok iyi gözlemci olması gerekir. Çünkü teşhisin en büyük ipucu, sizin evde, parkta veya okulda gözlemlediğiniz o küçük detaylarda saklıdır.

Bir çocuk başı döndüğünde genellikle kendini güvende hissetmek ister. Aniden oyun oynamayı bırakıp yere çökmesi, sıkıca bir eşyaya veya ebeveynine tutunması en tipik belirtidir. Daha önce rahatlıkla yaptığı tırmanma, koşma gibi aktivitelerden kaçınmaya başlayabilir. Yürürken sanki “sarhoşvari” bir yürüme tarzı sergilemesi, düz bir çizgide gidememesi de sık rastladığımız durumlardır.

Bazen belirtiler mide ve bağırsak sistemiyle karışabilir. Sebepsiz kusmalar, sık sık karın ağrısı şikayetleri aslında bir vestibüler (denge) sistemi problemine işaret ediyor olabilir. Özellikle taşıt tutması, yani araba veya otobüs yolculuklarında çocuğun aşırı derecede rahatsız olması, denge sisteminin hassasiyetine dair bize çok önemli veriler sunar.

Dikkat etmeniz gereken bazı fiziksel ve davranışsal belirtiler şunlardır:

• Sık düşme
• Yürürken sendeleme
• Gözleri sıkıca kapatma isteği
• Yataktan kalkarken zorlanma
• Ani hareketlerden kaçınma
• Başını sabit tutma gayreti
• Taşıt tutması
• Mide bulantısı
• Kusma
• Sebepsiz ağlama nöbetleri
• Karanlıktan korkma
• Merdiven inip çıkarken tutunma ihtiyacı
• Bisiklet sürmede zorlanma

Bu belirtilerin birkaçı bir araya geldiğinde, durumun sadece basit bir sakarlık olmadığını, altında yatan fizyolojik bir neden olabileceğini düşünmek ve harekete geçmek gerekir.

Çocuklarda Baş Dönmesi Nedenleri Hangileridir?

Yetişkinlerde baş dönmesi denince akla hemen tansiyon veya boyun düzleşmesi gelse de çocuklarda durum çok farklıdır. Çocukluk çağı baş dönmelerinin perde arkasındaki nedenler genellikle iyi huyludur ve tedaviye mükemmel yanıt verirler. Ancak elbette doğru tanıyı koymak şarttır.

En sık karşılaştığımız ve aileleri en çok şaşırtan neden “Vestibüler Migren”dir. Migren denince herkesin aklına şiddetli baş ağrısı gelir. Ancak çocuklarda migren, her zaman baş ağrısı ile gelmez. Bazen sadece baş dönmesi atakları, karın ağrısı veya ani başlayan yorgunluk hissi ile kendini gösterir. Çocuğun ataklar halinde gelen, birkaç dakika veya saat süren, sonra kendiliğinden geçen baş dönmeleri varsa ve ailede migren öyküsü bulunuyorsa, şüphelerimiz bu yöne kayar.

Bir diğer önemli neden, iç kulak kristallerinin yerinden oynaması olarak bilinen Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo (BPPV) durumudur. Çocuklarda yetişkinlere göre daha nadir görülse de özellikle kafa travmaları sonrası, parkta çarpışmalar veya ranzadan düşmeler gibi travmalar neticesinde ortaya çıkabilir. Çocuk yatakta dönerken veya başını öne eğdiğinde ani ve kısa süreli bir baş dönmesi yaşar.

Ayrıca viral enfeksiyonlar da denge sinirini etkileyebilir. Basit bir grip veya üst solunum yolu enfeksiyonu sonrasında, denge sinirinde geçici bir iltihaplanma (Vestibüler Nörit) oluşabilir. Bu durum çok şiddetli, günlerce süren baş dönmesine ve bulantıya yol açabilir.

Çocuklarda baş dönmesine yol açan temel faktörler şunlardır:

• Vestibüler migren
• İç kulak enfeksiyonları
• Orta kulak sıvı birikimi
• Kafa travmaları
• İç kulak kristalleri
• Genetik iç kulak anomalileri
• Kullanılan bazı ilaçların yan etkileri
• Vitamin eksiklikleri
• Görme bozuklukları
• Psikolojik stres faktörleri
• Uzun süre ekrana bakma

Odyologa Gitmeden Önce Hangi Hazırlıklar Yapılmalıdır?

Doktor görüşmesi, özellikle çocuk hastalar için bir dedektiflik çalışması gibidir. Çocuklar hislerini tam anlatamadıkları için, ebeveynin vereceği bilgiler bizim için laboratuvar testleri kadar, hatta bazen onlardan daha değerlidir. Randevuya gitmeden önce çocuğunuzu bir süre dikkatlice gözlemlemeniz ve bazı notlar almanız, tanı sürecini inanılmaz derecede hızlandırır.

Öncelikle baş dönmesinin ne zaman başladığını ve ne kadar sürdüğünü not etmelisiniz. Saniyeler mi sürüyor, yoksa saatlerce devam mı ediyor? Bu süre ayrımı, hastalığın migren kökenli mi yoksa kristal kaynaklı mı olduğunu ayırt etmemizde kritik bir rol oynar. Ayrıca baş dönmesini tetikleyen bir hareket olup olmadığını belirlemek önemlidir. Sadece yataktan kalkarken mi oluyor, yoksa durup dururken mi başlıyor?

Çocuğun şikayetlerini etkileyen dış faktörleri de gözden geçirmelisiniz. Açlık, uykusuzluk, parlak ışıklar veya gürültülü ortamlar baş dönmesini artırıyor mu? Çocuğunuz yakın zamanda bir ateşli hastalık geçirdi mi veya kafasına bir darbe aldı mı? Bu tür geçmişe yönelik bilgiler yapbozun parçalarını birleştirmemize yardımcı olur.

Görüşme öncesi not etmeniz gereken detaylar şunlardır:

• Atağın süresi
• Atağın sıklığı
• Tetikleyen hareketler
• Eşlik eden kulak çınlaması
• İşitme kaybı şüphesi
• Baş ağrısı varlığı
• Yakın zamanda geçirilen hastalıklar
• Kullanılan ilaçlar
• Ailedeki migren öyküsü
• Uyku düzeni
• Beslenme alışkanlıkları

Teşhis Sürecinde Hangi Testler Uygulanır?

Ailelerin en büyük endişesi, yapılacak testlerin çocuğun canını yakıp yakmayacağı veya çocuğun bu testlere uyum sağlayıp sağlayamayacağıdır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte artık elimizde çocuk dostu, hızlı ve kesinlikle ağrısız test yöntemleri var. Bizler, test sürecini çocuklar için bir oyun haline getirerek, onların korkmadan ve sıkılmadan sürece dahil olmalarını sağlıyoruz.

İlk adımda genellikle işitme testleri ve orta kulak basınç testleri yapılır. Çünkü denge organı ve işitme organı aynı kemik yapının içinde, iç içe geçmiş durumdadır. Kulakta bir sıvı birikimi veya enfeksiyon olup olmadığını anlamak, baş dönmesinin nedenini elemek için ilk kuraldır.

Daha sonra, denge sistemini objektif olarak değerlendirdiğimiz özel testlere geçeriz. Bu testlerin hiçbiri enjeksiyon veya cerrahi bir işlem içermez. Çoğunlukla özel gözlükler veya kulaklıklar kullanılarak yapılır.

Uyguladığımız temel test yöntemleri şunlardır:

• Videonistagmografi
• Video Head Impulse Test
• VEMP testi
• Posturografi
• Odyometri
• Timpanometri

Videonistagmografi (VNG) Testi Çocuğa Nasıl Yapılır?

VNG testi, denge sisteminin beyinle olan bağlantısını göz hareketleri üzerinden inceleyen muazzam bir teknolojidir. İç kulaktaki denge merkezinden gelen sinyaller, göz kaslarını doğrudan etkiler. Yani çocuğunuzun iç kulağında bir sorun varsa, bu durum gözlerinde bizim “nistagmus” dediğimiz istemsiz titremelere yol açar. VNG, bu titremeleri kaydedip analiz etmemizi sağlar.

Çocuklar için bu testi bir “uzaylı oyunu” veya “pilot eğitimi” gibi bir senaryo içerisinde kurgularız. Çocuğun gözlerine, üzerinde kızılötesi kameralar bulunan, kayak gözlüğüne benzeyen hafif bir maske takarız. Bu maske karanlıktır ve çocuğun göz hareketlerini en ince ayrıntısına kadar kaydeder.

Test sırasında çocuktan ekrandaki bazı ışıklı noktaları takip etmesini isteriz. Sağa, sola, yukarı ve aşağı hareket eden noktaları izlerken, biz de bilgisayar ekranından denge sisteminin ne kadar hassas çalıştığını ölçeriz. Ayrıca başını sağa sola çevirmesini veya belirli pozisyonlarda yatmasını isteyebiliriz.

Bazı durumlarda kulağa ılık veya serin hava üfleyerek (kalorik test) iç kulağı hafifçe uyarırız. Bu çocuğa biraz tuhaf gelebilir ve hafif bir baş dönmesi yaratabilir, ancak bu geçici bir histir ve testin en önemli parçalarından biridir. Bu sayede sağ ve sol kulağın denge fonksiyonlarını ayrı ayrı ölçebilir ve hangisinde sorun olduğunu net bir şekilde tespit edebiliriz.

Video Head Impulse Test (v-HIT) Neden Önemlidir?

v-HIT, son yıllarda vestibüler tanıda devrim yaratan, özellikle çocuklar için çok uygun olan hızlı ve pratik bir testtir. Denge sistemimizdeki yarım daire kanallarının, ani baş hareketlerine ne kadar hızlı tepki verdiğini ölçer. Günlük hayatta başımızı çevirdiğimizde gözlerimiz otomatik olarak baktığımız hedefe kilitlenir. Bu refleks (Vestibülo-Oküler Refleks) bozulduğunda, çocuk başını çevirdiğinde dünya da onunla birlikte kayar ve görüntü bulanıklaşır.

Bu testte çocuğa çok hafif, sıkmayan bir gözlük takılır. Çocuk karşıdaki bir hedefe (örneğin sevdiği bir çıkartmaya veya çizgi film karakterine) bakarken, uzman kişi çocuğun başını çok küçük açılarla, hızlıca sağa veya sola çevirir. Bu hareketler saniyeler sürer.

Testin en büyük avantajı süresidir. Sadece birkaç dakika içinde, iç kulaktaki altı farklı denge kanalının her birinin ayrı ayrı çalışıp çalışmadığını görebiliriz. Çocuklar için uzun süre sabit durmak zordur, ancak v-HIT o kadar hızlı biter ki çocuk sıkılmaya fırsat bile bulamaz. Bu test sayesinde, sorunun hangi kanalda olduğunu nokta atışı tespit edip tedaviyi ona göre planlayabiliriz.

VEMP Testi ile Neler Ölçülür?

İç kulağımızda sadece dönme hareketlerini algılayan kanallar yoktur; aynı zamanda yerçekimini, asansörle inip çıkmayı veya arabanın hızlanmasını algılayan “otolit” dediğimiz özel taşlı yapılar da vardır. VEMP testi (Vestibüler Uyarılmış Miyojenik Potansiyeller), işte bu yapıların fonksiyonunu ölçer.

Bu test, çocuğun boyun kaslarına veya göz çevresine küçük, yapışkanlı elektrotlar (bir nevi çıkartma) yapıştırılarak uygulanır. Çocuğun kulağına kulaklık takılır ve “tık tık” şeklinde sesler verilir. Bu sesler, iç kulaktaki denge keseciklerini uyarır ve bu uyarılma kaslarda bir refleks yanıt oluşturur. Biz de bu yanıtı bilgisayarda kaydederiz.

Çocuk bu test sırasında sadece oturur veya başını hafifçe çevirip bekler. Can yakıcı hiçbir uyaran yoktur. Özellikle iç kulak kristallerinin durumunu, denge sinirinin alt ve üst dallarının çalışıp çalışmadığını anlamak için eşsiz bir yöntemdir.

İlaç Tedavisi Çocuklarda Baş Dönmesi İçin Gerekli midir?

Ebeveynler genellikle doktora gittiklerinde, şikayetleri hemen kesecek bir şurup veya hap beklentisi içinde olurlar. Ancak çocukluk çağı baş dönmelerinde ilaç tedavisi, her zaman ilk veya en iyi seçenek değildir. Hatta çoğu zaman ilaçlardan kaçınmayı tercih ederiz.

Baş dönmesi ilaçlarının çoğu “vestibüler baskılayıcı” dediğimiz gruptandır. Yani beynin baş dönmesi sinyalini algılamasını engellerler. Akut dönemde, çocuk çok kusuyorsa ve perişan haldeyse bu ilaçlar kısa süreliğine (birkaç gün) hayat kurtarıcı olabilir. Ancak uzun süreli kullanımda bu ilaçlar, beynin iyileşme mekanizmasını (kompanzasyon) durdurur. Beyin, denge sistemindeki hatayı fark etmeli ki onu düzeltebilsin. İlaçla bu sinyali baskılarsak, beyin sorunu yok sayar ve kalıcı iyileşme gerçekleşmez.

Özellikle BPPV (kristal oynaması) gibi mekanik sorunlarda ilacın hiçbir etkisi yoktur. Buradaki çözüm tamamen fiziksel manevralardır. Migren kaynaklı baş dönmelerinde ise ağrı kesicilerden ziyade, yaşam tarzı değişiklikleri, uyku düzeni ve tetikleyici gıdalardan kaçınma ve bol su tüketimi gibi koruyucu önlemler tedavinin ana omurgasını oluşturur.

Vestibüler Rehabilitasyon Nedir ve Nasıl Uygulanır?

İlaçların yetersiz kaldığı veya kalıcı bir denge hasarının olduğu durumlarda, devreye modern tıbbın en güçlü silahı girer: Vestibüler Rehabilitasyon. Bunu denge sistemi için yapılan bir tür “fizik tedavi” olarak düşünebilirsiniz.

Çocuk beyni “nöroplastisite” dediğimiz, yani yeniden şekillenebilme ve öğrenebilme yeteneğine muazzam derecede sahiptir. İç kulaktan gelen denge sinyalleri bozuk olsa bile, beyin görme duyusunu ve ayak tabanlarından gelen hisleri daha fazla kullanarak dengeyi yeniden kurmayı öğrenebilir. Vestibüler rehabilitasyon, beyni bu konuda eğiten özel egzersizler bütünüdür.

Çocuklar için hazırlanan rehabilitasyon programları, yetişkinlerinki gibi sıkıcı tekrar hareketlerinden oluşmaz. Biz bunu tamamen oyunlaştırırız. Amaç çocuğun hem eğlenmesi hem de iyileşmesidir.

Rehabilitasyon programında kullanılan temel yöntemler şunlardır:

• Bakış stabilizasyon egzersizleri
• Denge tahtası üzerinde yürüme
• Yumuşak zeminde tek ayak durma
• Top atıp tutma çalışmaları
• Trambolin egzersizleri
• Göz ve baş koordinasyon hareketleri
• Sanal gerçeklik uygulamaları

Özellikle Sanal Gerçeklik (VR) teknolojisi, çocuk rehabilitasyonunda çığır açmıştır. Çocuğa VR gözlüğünü takarız ve o kendini bir uzay gemisini yönetiyor veya bir ormanda meyve topluyor zanneder. Oysa oyunun içinde yaptığı baş hareketleri, eğilmeler ve uzanmalar, bizim onun denge sistemini güçlendirmek için tasarladığımız hareketlerdir. Çocuk tedavi olduğunu anlamadan, oyun oynayarak iyileşir. Bu motivasyon, iyileşme sürecini inanılmaz hızlandırır.

Tedavi Edilmeyen Baş Dönmesi Okul Başarısını Etkiler mi?

Denge sistemi, sadece ayakta durmamızı sağlamaz; aynı zamanda göz kaslarımızı kontrol eder, dikkatimizi toplamamıza yardımcı olur ve uzamsal algımızı yönetir. Tedavi edilmeyen bir denge sorunu, çocuğun akademik hayatında ciddi pürüzlere yol açabilir.

Okuma eylemi sırasında gözlerin satır üzerinde düzgünce kayabilmesi, baş hareketlerinden etkilenmemesi gerekir (Vestibülo-oküler refleks). Denge sorunu olan bir çocukta bu refleks bozulduğunda, çocuk okurken satır atlayabilir, harfleri karıştırabilir veya okurken çabuk yorulabilir. Tahtaya bakıp sonra deftere yazı yazmak gibi baş hareketi gerektiren eylemler, bu çocuklar için mide bulantısı verici bir işkenceye dönüşebilir.

Bu çocuklar sınıfta genellikle “dikkatsiz”, “sakar” veya “öğrenme güçlüğü çeken” çocuklar olarak etiketlenebilirler. Oysa sorun zeka veya dikkat eksikliği değil tamamen duyusal bir işlemleme hatasıdır. Ayrıca sürekli düşme korkusu yaşayan veya hareket ettiğinde başı dönen çocuk, teneffüslerde oyunlara katılmaktan kaçınır, içine kapanır ve sosyal izolasyon yaşayabilir.

Okul çağında görülebilecek olası etkiler şunlardır:

• Okuma güçlüğü
• Yazı yazarken zorlanma
• Tahtayı kopyalamada yavaşlık
• Dikkat dağınıklığı
• Çabuk yorulma
• Beden eğitimi derslerinden kaçış
• Arkadaşlarıyla oyun oynamama
• Sınıf içi huzursuzluk
• Özgüven eksikliği

Ebeveynlere Düşen Görevler ve Öneriler Nelerdir?

Çocuğunuzda denge problemi tespit edildiğinde paniğe kapılmayın. Unutmayın ki çocukların iyileşme kapasitesi yetişkinlerden katbekat fazladır. Doğru tanı ve sabırlı bir rehabilitasyon süreciyle, çocukların büyük çoğunluğu tamamen sağlığına kavuşur.

Bu süreçte en büyük görev ebeveynlere düşer. Evde yapılacak egzersizlerin takibi, yaşam tarzı düzenlemeleri ve çocuğa verilen psikolojik destek tedavinin başarısını belirler. Özellikle migrenöz vertigo tanısı alan çocuklarda beslenme düzeni (kakao, fermente gıdalar, paketli ürünlerden kaçınma) ve uyku disiplini çok önemlidir.

Teknolojik ekranların (tablet, telefon) aşırı kullanımı, görsel sistemi aşırı uyararak denge sistemini yorabilir (“Sibersickness”). Bu nedenle tedavi sürecinde ekran süresini kısıtlamak ve çocuğu fiziksel aktivitelere yönlendirmek gerekir.

Ebeveynler için öneriler şunlardır:

• Bol su tüketimini teşvik edin
• Düzenli uyku saatleri belirleyin
• Tetikleyici gıdalardan uzak durun
• Ekran süresini sınırlayın
• Evde düşme risklerini azaltın
• Egzersizleri oyunlaştırarak yaptırın
• Sabırlı ve destekleyici olun
• Öğretmenleri durumdan haberdar edin

Sıkça Sorulan Sorular

Çocuklarda baş dönmesi neden olur?

Çocuklarda baş dönmesi; iç kulak denge problemleri, orta kulak enfeksiyonları, migren, düşük kan şekeri, anemi, dehidrasyon veya görme bozuklukları gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir.

Baş dönmesi ile hangi belirtiler birlikte görülür?

Baş dönmesine dengesizlik, bulantı, kusma, göz kararması, yürümede zorlanma, kulak çınlaması veya baş ağrısı eşlik edebilir. Bu belirtiler altta yatan nedeni belirlemede yol göstericidir.

İç kulak enfeksiyonu çocuklarda baş dönmesine neden olur mu?

Evet, orta ve iç kulak enfeksiyonları denge sistemini etkileyerek ani baş dönmesi, kulak ağrısı ve işitme değişikliklerine yol açabilir. Erken tanı ve tedavi önemlidir.

Çocuklarda migren baş dönmesine yol açabilir mi?

Evet, migren çocuklarda baş dönmesi, ışığa duyarlılık ve baş ağrısı ile birlikte görülebilir. Tetikleyicilerin belirlenmesi ve uygun tedavi planı önem taşır.

Baş dönmesi gelişimsel mi yoksa ciddi bir sağlık sorunu mu?

Tekrarlayan, şiddetli veya düşmeye yol açan baş dönmeleri daha ciddi sağlık sorunlarının işareti olabilir. Bu durumda odyo-vestibüler, nörolojik veya kardiyovasküler değerlendirme gerekebilir.

Evde baş dönmesi için ne yapılabilir?

Yeterli sıvı ve besin alımı sağlanmalı, kan şekeri dengede tutulmalı ve ani pozisyon değişikliklerinden kaçınılmalıdır. Şikâyetler devam ederse doktora başvurulmalıdır.

Hangi doktorlara görünmek gerekir?

Öncelikle çocuk hekimi değerlendirmesi yapılır. Gerekirse odyolog, kulak burun boğaz uzmanı, nörolog veya göz hastalıkları uzmanına yönlendirme yapılabilir.

Baş dönmesini önlemek için günlük yaşamda neler yapılmalı?

Düzenli uyku, dengeli beslenme, yeterli su tüketimi, ekran süresinin sınırlandırılması ve ani baş–boyun hareketlerinden kaçınmak baş dönmesini azaltabilir.

Acil durumda ne yapılmalı?

Baş dönmesiyle birlikte düşme, bilinç değişikliği, çift görme, şiddetli baş ağrısı veya nefes almada zorluk varsa derhal acil servise başvurulmalıdır.

Tedavi seçenekleri nelerdir?

Tedavi altta yatan nedene göre planlanır. Enfeksiyonlarda ilaç tedavisi, migren için özel yaklaşımlar, denge terapileri veya yaşam tarzı düzenlemeleri doktor kontrolünde uygulanır.

Dr. Ody. Emel Uğur

1982 yılında Çanakkale’de doğan Odyolog Emel Uğur, işitme ve denge sağlığı alanındaki akademik ve klinik çalışmalarıyla Türkiye’de öne çıkan uzmanlardan biridir. Meslek hayatına İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başlamış, burada 15 yıl boyunca pediatrik odyoloji, otolojik hastalıklar ve vestibüler sistem bozuklukları üzerine yoğunlaşmıştır. 2015 yılından bu yana Acıbadem Sağlık Grubu bünyesinde görev yapmakta, çalışmalarını Acıbadem Altunizade Hastanesi ve Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi çatısı altında sürdürmektedir.

İstanbul Aydın Üniversitesi Odyoloji Doktora Programı mezunu olan Odyolog Uğur, tezinde EEG ve sanal gerçeklik teknolojilerini kullanarak hareket hastalığının beyin haritalandırmasını incelemiştir. Akademik olarak Acıbadem Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Odyometri Programı Başkanı ve öğretim üyesi olarak görev yapmakta, odyoloji eğitimine ve bilimsel üretime önemli katkılar sunmaktadır.

Klinik ve bilimsel ilgi alanları arasında vestibüler rehabilitasyon, sanal gerçeklik tabanlı denge terapileri, pediatrik odyoloji, işitme kayıpları ve yaşlı bireylerde bilişsel-vestibüler işlevler yer almaktadır. Auris Nasus Larynx, Frontiers ve Journal of Audiology and Otology gibi uluslararası dergilerde yayımlanan makaleleri ve kitap bölümleriyle odyoloji alanında bilimsel gelişime yön veren isimlerden biridir.