Yatarken baş dönmesi, iç kulak kaynaklı denge sorunlarının sık görülen bir belirtisidir. Özellikle benign paroksismal pozisyonel vertigo (BPPV) en yaygın neden olup, ani baş hareketlerinde kısa süreli dönme hissi yaratır. Doğru değerlendirme, altta yatan hastalığın hatta varyantın belirlenmesini sağlar.
Baş dönmesinin en sık karşılaşılan nedenleri arasında iç kulak kristallerinin yer değiştirmesi, kan basıncı dalgalanmaları veya nörolojik hastalıklar bulunur. Bu durumun sadece pozisyonel (kristal kayması) mi yoksa sistemik bir rahatsızlığa mı bağlı olduğu, detaylı muayene ile ayırt edilir.
Ne zaman endişelenmeli sorusu, baş dönmesinin eşlik eden belirtileri ile yanıt bulur. Görme kaybı, konuşma bozukluğu, çift görme, güçsüzlük gibi nörolojik bulgular eşlik ediyorsa acil değerlendirme gerekir. Bu belirtiler ciddi sağlık sorunlarına işaret edebilir.
Tedavi yaklaşımı, nedene bağlı olarak farklılık gösterir. BPPV’de özel manevralar etkili olurken, dolaşım bozukluklarına bağlı baş dönmesinde kardiyolojik değerlendirme önemlidir. Düzenli takip ve yaşam tarzı düzenlemeleri, baş dönmesi ataklarını azaltmada yardımcıdır.
En Sık Rastlanan Neden: Kristallerin Oynaması Yatarken Baş Dönmesi Yapar mı?
Evet, yatarken yaşanan baş dönmelerinin büyük bir çoğunluğunun arkasında “Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo” (BPPV), yani halk arasındaki adıyla “iç kulak kristallerinin oynaması” durumu vardır. İç kulağımızda, yerçekimini ve başımızın pozisyonunu algılamamızı sağlayan, kalsiyum karbonattan oluşmuş çok küçük denge kristalleri (otokonya) bulunur. Bu kristallerin görevi, beyne başımızın hangi pozisyonda durduğuyla ilgili sürekli bilgi göndermektir.
Ancak bazen bu kristaller, normalde olmaları gereken yerden koparak iç kulaktaki denge kanallarından birinin içine kaçabilir. Bu kanallar, başın dönme hareketlerini algılamakla görevlidir, yerçekimine duyarlı değildir. Kristaller bu kanallara girdiğinde, başınızı belirli bir pozisyona getirdiğinizde (örneğin yatağa yattığınızda veya sağdan sola döndüğünüzde) yerçekimiyle hareket ederek kanal içindeki sıvıyı da dalgalandırırlar. Bu durum beyne sanki başınız dönüyormuş gibi çok güçlü ve yanlış bir sinyal gitmesine neden olur. Gözleriniz ise etrafın sabit olduğunu söyler. Beyin, bu çelişkili sinyaller yüzünden kafası karıştığı için bunu şiddetli bir dönme hissi olarak algılar. İşte yatarken aniden başlayan o kısa ama şiddetli baş dönmesinin mekanizması budur.
Kristal Oynamasına Bağlı Yatarken Baş Dönmesini Tetikleyen Durumlar Nelerdir?
BPPV kaynaklı baş dönmesi genellikle masum bir baş hareketiyle aniden ortaya çıkar. Bu durumu tetikleyebilecek bazı yaygın hareketler ve risk faktörleri şunlardır.
Bazı yaygın tetikleyiciler:
- Yatağa uzanmak veya yataktan kalkmak
- Yatakta bir taraftan diğerine dönmek
- Başınızı aniden yukarı kaldırmak veya aşağı eğmek
- Kuaförde veya dişçi koltuğunda başın uzun süre geride kalması
Riski artırabilen faktörler ise şunları içerir:
- İleri yaş (50 yaş sonrası daha sık görülür)
- Geçirilmiş bir kafa travması veya sarsıntı
- Geçirilmiş diğer iç kulak hastalıkları (Meniere, vestibüler nörit gibi)
- Uzun süreli yatak istirahati
- Susuz kalmak
- Stres ve uykusuz kalmak
- Kafein, tuz gibi kafa içi basıncı arttıran besinleri normalden çok fazla tüketmek
Kristal Oynamasına Bağlı Yatarken Baş Dönmesinin Belirtileri Nelerdir?
BPPV’nin neden olduğu baş dönmesi oldukça tipik özelliklere sahiptir. Eğer aşağıdaki belirtileri yaşıyorsanız, sizde de kristal oynaması olabilir.
En sık görülen belirtiler:
- Başın belirli bir hareketiyle tetiklenen saniyeler süren ani ve şiddetli dönme hissi (vertigo)
- Baş dönmesinin genellikle 15-60 saniye gibi çok kısa sürmesi
- Atak sırasında hissedilen mide bulantısı
- Bazen bulantıya eşlik eden kusma
- Baş dönmesi ve ayakta durmakta zorlanma hissi
- Atak sırasında gözlerde istemsiz, ritmik hareketler (nistagmus)
Unutulmaması gereken en önemli nokta, BPPV’de işitme kaybı veya kulak çınlamasının olmamasıdır. Baş dönmesi atakları arasında kişi kendini tamamen normal hissedebilir.
Meniere Hastalığı Yatarken Baş Dönmesine Yol Açar mı?
Evet, Meniere hastalığı da yatarken veya diğer pozisyonlar da baş dönmesine neden olabilen bir başka iç kulak rahatsızlığıdır. Ancak bu durumun seyri BPPV’den oldukça farklıdır. Meniere, iç kulaktaki sıvı basıncının artmasıyla ortaya çıkan kronik bir hastalıktır. Kristal oynamasının aksine, Meniere atakları çok daha uzun sürer.
Meniere hastalığının ayırt edici belirtileri şunlardır:
- Dakikalarca, hatta saatlerce süren şiddetli baş dönmesi atakları
- Ataklara eşlik eden dalgalı işitme kaybı
- Etkilenen kulakta sürekli veya atak sırasında artan çınlama (tinnitus)
- Etkilenen Kulakta basınç veya dolgunluk hissi
Meniere atakları genellikle durduk yere, herhangi bir baş hareketine bağlı olmaksızın başlar. Ancak bazı Meniere hastalarında zamanla BPPV de gelişebilir. Bu iki durumun bir arada olduğu hastalarda hem uzun süreli ataklar hem de pozisyona bağlı kısa süreli baş dönmeleri görülebilir. Bu ayrımın yapılması, doğru tedavi için bir odyolog değerlendirmesi gerektirir.
Geçirilmiş Bir Enfeksiyon Sonrası Yatarken Baş Dönmesi Yaşanır mı?
Evet, bazen geçirilen bir üst solunum yolu enfeksiyonu (grip, nezle vb.) sonrası denge sisteminiz etkilenebilir. Bu duruma “vestibüler nörit” veya “labirentit” adı verilir. Her ikisi de denge sinirinin veya iç kulak labirentinin iltihaplanmasıdır ve genellikle viral bir enfeksiyon tarafından tetiklenir. Bu durumun neden olduğu baş dönmesi, BPPV’den çok daha şiddetli ve uzun sürelidir.
Vestibüler nörit ve labirentitin tipik özellikleri şunlardır:
- Aniden başlayan ve saatlerce, hatta günlerce süren sabit ve şiddetli baş dönmesi
- Yatarken bile devam eden, gözleri kapatmakla azalmayan dönme hissi
- Baş hareketleriyle belirgin şekilde kötüleşen baş dönmesi
- Çok şiddetli mide bulantısı ve kusma
- Yataktan kalkmayı veya yürümeyi imkansız hale getiren ciddi denge kaybı
Bu iki durum arasındaki temel fark, labirentitte baş dönmesine ek olarak işitme kaybı ve çınlamanın da görülmesidir. Vestibüler nöritte ise işitme genellikle etkilenmez. Akut dönem geçtikten sonra haftalarca sürebilen bir dengesizlik hissi kalabilir ve bu süreçte vestibüler rehabilitasyona hemen başlanması kalıcı bir hasar olmaması ve denge fonksiyonlarının hızlı iyileşmesi çok önemlidir.
Kullandığım İlaçlar Yatarken Baş Dönmesi Yapabilir mi?
Kesinlikle evet. İlaç yan etkileri, özellikle yaşlılarda ve birden fazla ilaç kullananlarda sık görülen bir baş dönmesi nedenidir. Bazı ilaçlar kan basıncını düşürerek, bazıları ise doğrudan merkezi sinir sistemini veya denge organını etkileyerek baş dönmesine yol açabilir.
Baş dönmesine neden olabilen bazı ilaç grupları:
- Tansiyon ilaçları
- Antidepresanlar ve anksiyete ilaçları
- Güçlü ağrı kesiciler
- Kas gevşeticiler
- Uyku ilaçları
- Bazı antibiyotikler (özellikle gentamisin gibi iç kulağa toksik olabilenler)
- Epilepsi (sara) ilaçları
Eğer yeni bir ilaca başladıktan sonra veya bir ilacınızın dozu değiştirildikten sonra baş dönmeniz ortaya çıktıysa, durumu mutlaka ilacı reçete eden doktorunuza bildirmelisiniz. İlacı kendi başınıza kesmek veya dozunu değiştirmek tehlikeli olabilir.
Stres veya Tansiyon Değişiklikleri Yatarken Baş Dönmesine Neden Olur mu?
Evet, iç kulak dışındaki nedenler de baş dönmesine yol açabilir. Bunlardan en yaygın olanları anksiyete ve tansiyon değişiklikleridir.
Yoğun stres ve anksiyete, özellikle panik ataklar sırasında, vücudun “savaş ya da kaç” tepkisini tetikler. Bu durum nefes alıp vermenin hızlanmasına, kalp atışlarının değişmesine ve beyne giden kan akışında anlık dalgalanmalara yol açarak baş dönmesi veya sersemlik hissine neden olabilir.
Ortostatik hipotansiyon ise, yatar veya oturur pozisyondayken aniden ayağa kalktığınızda kan basıncının ani düşmesidir. Bu durum doğrudan yatakta yatarken baş dönmesi yapmaz ama yataktan kalkarken yaşanan baş dönmelerinin sık bir nedenidir. Sersemlik, göz kararması ve bayılacak gibi hissetme ile karakterizedir.
Yatarken Baş Dönmesi için Bir Odyolog Nasıl Tanı Koyar?
Yatarken baş dönmesi şikayetiyle başvurduğunuzda, bir odyolog sorunun kaynağını bulmak için kapsamlı bir değerlendirme yapar. Bu süreçte ilk adım, sizin hikayenizi dinlemektir. Baş dönmenizin nasıl başladığı, ne kadar sürdüğü, nelerin tetiklediği gibi detaylar tanı için ilk ipuçlarını verir.
Ardından, tanıyı kesinleştirmek için bazı testler ve pozisyonel değerlendirmeler uygulanır. En sık uygulanan testlerden biri, BPPV tanısında altın standart olan Dix-Hallpike ve Roll pozisyonel değerlendirmeleridir. Bu değerlendirmeler sırasında, muayene masasında başınız belirli bir pozisyona getirilerek hızla yatırılırsınız. Eğer kristalleriniz oynamışsa, bu hareket tipik bir baş dönmesi atağını ve odyologun özel gözlüklerle gözlemleyebileceği istemsiz göz hareketlerini (nistagmus) tetikler. Bu tanıyı kesinleştirir. Hangi kulakta ve hangi yarımdaire kanalında problem olduğu tespit edildikten sonra o kanala yönelik yeniden konumlandırma manevraları yapılarak hastanın tedavisi gerçekleştirilir.
Daha karmaşık durumlarda veya tanının net olmadığı hallerde Videonistagmografi (VNG) gibi daha ileri testler gerekebilir. Bu testte, özel kameralar içeren bir gözlük takılır ve farklı baş pozisyonlarında veya kulağa verilen hafif sıcak/soğuk hava uyarısıyla göz hareketleriniz kaydedilir. Bu test, denge sisteminizin ne kadar iyi çalıştığını, sorunun iç kulaktan mı yoksa beyinden mi kaynaklandığını ve her iki kulak arasında bir denge farkı olup olmadığını objektif olarak gösterir.
Kristal Oynamasına Bağlı Yatarken Baş Dönmesi Nasıl Tedavi Edilir?
BPPV’nin, yani kristal oynamasının tedavisi şaşırtıcı derecede basit ve etkilidir. Tedavi, ilaçlarla değil Kanalit Repozisyon Manevraları adı verilen özel baş ve vücut hareketleriyle yapılır. Bu manevraların en bilineni Epley Manevrasıdır.
Bu manevra sırasında odyolog, başınızı ve vücudunuzu belirli bir sırayla yavaşça farklı pozisyonlara getirir. Amaç denge kanalının içine kaçmış olan o başıboş kristalleri yerçekiminden faydalanarak ait oldukları yere, yani keseciğin içine geri yönlendirmektir. Kristaller ait oldukları yere döndüğünde, artık yanlış sinyal üretemezler ve baş dönmesi ortadan kalkar. Bu manevra genellikle tek bir seansta bile çok yüksek başarı oranına sahiptir ve ağrısız bir işlemdir.
Unutmayın, her BPPV için EPley uygun değildir.
Yatarken Baş Dönmesini Azaltmak İçin Başka Neler Yapılabilir?
Tedavinin yanı sıra baş dönmesiyle başa çıkmak ve yaşam kalitenizi artırmak için yapabileceğiniz bazı şeyler vardır. Özellikle BPPV dışı nedenlere bağlı veya tedavi sonrası kalıntı dengesizlik (rezidüel dizziness) hissi olan kişiler için Vestibüler Rehabilitasyon Terapisi (VRT) çok faydalıdır. Bu kişiye özel olarak planlanan bir tür denge egzersiz programıdır.
Vestibüler rehabilitasyon egzersizlerinden bazıları şunlardır:
- Başınızı hareket ettirirken sabit bir noktaya odaklanma
- Gözler açık ve kapalıyken farklı zeminlerde (düz, sünger gibi) ayakta durma
- Yürürken başı sağa-sola çevirme
- Hafif baş dönmesini tetikleyen hareketleri kontrollü ve tekrarlı bir şekilde yaparak beyni alıştırma
Ayrıca günlük hayatta dikkat edebileceğiniz bazı noktalar:
- Ani baş hareketlerinden kaçının.
- Yataktan yavaşça, önce oturup biraz bekledikten sonra kalkın.
- Bol su için.
- Stresinizi yönetmek için gevşeme teknikleri öğrenin.
- Düşme riskine karşı evde önlemler alın (yerdeki kabloları, kaygan kilimleri kaldırmak gibi).
Yatarken Baş Dönmesi Yaşarken Hangi Belirtiler Tehlikelidir?
Yatarken yaşanan baş dönmesi genellikle iyi huylu olsa da bazı alarm belirtileri altta yatan inme gibi acil müdahale gerektiren ciddi bir durumun işareti olabilir. Baş dönmesine aşağıdaki belirtilerden herhangi biri eşlik ediyorsa, vakit kaybetmeden en yakın acil servise başvurulmalıdır.
Acil durum (“kırmızı bayrak”) belirtileri:
- Daha önce hiç yaşanmamış, ani ve şiddetli baş ağrısı
- Konuşmada bozulma, peltekleşme veya kelimeleri bulmada zorluk
- Yüzde, kolda veya bacakta ani uyuşma ya da güçsüzlük (genellikle tek taraflı)
- Bulanık görme, çift görme veya ani görme kaybı
- Yutkunma güçlüğü
- Bilinç bulanıklığı veya bayılma
- Şiddetli denge kaybı, ayakta duramama veya sendelemek
Bu belirtiler sorunun basit bir iç kulak probleminden daha ciddi olabileceğini gösterir. Bu durumda zaman hayati önem taşır. Eğer bu alarm belirtileri yoksa fakat baş dönmeniz hayat kalitenizi düşürüyorsa, doğru tanı ve tedavi için bir odyoloğa başvurmak en doğru adım olacaktır.

Dr. Audiologist Emel Uğur was born in 1982 in Çanakkale. She worked for 15 years at Istanbul Training and Research Hospital, specializing in Pediatric Audiology, Otologic Diseases, and Vestibular System Disorders. In 2015, she joined the Acıbadem Healthcare Group. She currently works as a Dr. Audiologist at Acıbadem Altunizade Hospital and also serves as a faculty member and program director of the Audiometry Department at Acıbadem University Vocational School of Health Services.

İstanbul'daki Kliniğimizin Konumu