İşitme testi, işitme duyusunun kalitesini ve işitme kaybının seviyesini ölçmek amacıyla yapılan tıbbi bir değerlendirmedir. Bu testler, işitme problemlerinin tanısında önemli rol oynar ve genellikle odyoloji uzmanları tarafından uygulanır.

Test sırasında bireyin farklı frekans ve şiddetteki seslere verdiği tepkiler ölçülür. Saf ses odyometrisi, konuşma odyometrisi ve timpanometri gibi farklı yöntemlerle test gerçekleştirilir. Kullanılacak yöntemler bireyin yaşı ve ihtiyacına göre değişkenlikler gösterebilir. Bu sayede işitme kaybının türü ve derecesi belirlenir.

İşitme testleri, bebeklerden yetişkinlere kadar her yaş grubu için uygulanabilir. İşitme kaybı şüphesi olan bireylerde erken tanı, işitme cihazı gibi desteklerin zamanında devreye girmesini sağlar. Düzenli testler, yaşam kalitesini artırır.

KategoriBilgi
Temel Amaçİşitme seviyesinin ve tipinin değerlendirilmesi, İşitme kaybının teşhisi ve takibi ve tedavi planının oluşturulması
Yaygın Kullanım AlanlarıYenidoğan taramaları, Çocuk (geçikmiş konuşma vs) ve yetişkin (iş yeri (endüstriyel) ve geriatrik) işitme değerlendirmeleri, Odyolojik takip, Gürültüye maruz kalma sonrası kontrol, Ototoksisite izlem, İşitme cihazı fonksiyonel değerlendirme
Temel Test TürleriSaf ses odyometrisi, Konuşma odyometrisi, Timpanometri, Otoakustik emisyon testleri (OAE), Beyinsapı odyometrisi (ABR), Serbest alan işitme testleri, Gürültüde konuşmayı anlama testleri vb.
Test AşamalarıKulak kanalı muayenesi, Saf seslerle her kulağın test edilmesi, Konuşma testi, Gerekirse ileri testler
Değerlendirilen Parametrelerİşitme eşikleri (frekans ve şiddet), Konuşmayı ayırt etme, Orta kulak fonksiyonu, Refleks yanıtları, iç kulağa spesifik yanıtlar, Beyinsapı yanıtları, kortikal incelemeler
Uygulama SıklığıRisk faktörü varsa düzenli aralıklarla, Klinik endikasyonlara göre belirlenir, Yenidoğanlarda ilk ay içinde tüm testleri mutlaka yapılır
İşitme Testi
İşitme Testi

Doktor Odyolog Emel Uğur

Dr. Odyolog Emel Uğur 1982 Çanakkale doğumludur. İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 15 yıllık görev süresi boyunca ağırlıklı olarak Pediatrik Odyoloji ( Bebek ve Çocuklarda İşitme kayıpları), Otolojik hastalıklar (Kulak hastalıkları ve İşitme Sağlığı),  ve Vestibüler Sistem Hastalıkları ( Baş Dönmesi ve Dengesizlik) üzerine çalıştı. 2015 yılında Acıbadem Sağlık Grubu bünyesine katıldı.
Hakkımda

İşitme Testi Nedir?

İşitme Testi

İşitme testi, bireyin sesleri duyma yetisini değerlendiren tanısal bir işlemdir. Bu test, farklı frekans ve şiddetteki seslere verilen tepkileri ölçerek işitme kaybı olup olmadığını ve varsa ne düzeyde olduğunu belirler. Odyometri, timpanometri ve konuşma testi gibi çeşitli yöntemlerle uygulanır. Kulak burun boğaz uzmanları ve odyologlar tarafından yapılan bu test, özellikle işitme sorunlarının erken tanısı ve uygun tedavi planlaması için büyük önem taşır.

İşitme Testi Çeşitleri Nelerdir?

İşitme testleri, bireyin işitme kapasitesini değerlendirmek ve olası işitme kayıplarını tespit etmek amacıyla uygulanan ölçüm yöntemleridir. Farklı yaş grupları ve işitme problemlerine göre çeşitli test türleri kullanılır:

  • Timpanometri (Middle Ear Testing)
  • Akustik Refleks Testi
  • Otoakustik Emisyon (OAE) Testi
  • Görsel Takipli Odyometri (VRA – Visual Reinforcement Audiometry)
  • Serbest Alan Odyometrisi
  • İntraoperatif İşitsel İzleme
  • Saf Ses Odyometrisi (Pure Tone Audiometry)
  • Konuşma Odyometrisi (Speech Audiometry)
  • Beyin Sapı İşitsel Cevap (BERA / ABR) Testi
  • Kortikal İncelemeler (MLR / ALLR, P300 vb.)
  • Oyun Odyometrisi (Play Audiometry)

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

    *En iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.

    İşitme Testi Neden Yapılır?

    İşitme testi kişilerin işitme düzeylerindeki  potansiyel bozuklukları belirlemek amacıyla gerçekleştirilen bir tıbbi prosedürdür. Bu test işitme zorlukları yaşayan veya yaşadığını düşünen bireyler için oldukça önemlidir. Kişilerin işitme testi yaptırmadan önce mutlaka Kulak Burun Boğaz uzmanına muayene olması ve otoskopik muayenesinin gerçekleştirilmiş olması test sonucunun sağlıklı çıkması noktasında büyük önem taşımaktadır.

    Kişinin işitme testi yaptırmasının nedenleri arasında;

    • Sürekli olarak sesleri boğuk duyması,
    • Konuşmaları anlamakta güçlük çekmesi,
    • Yüksek sesle konuştuğuna dair uyarılar alması,
    • Arka planda gürültü varken konuşmaları duymakta zorlanması,
    • Televizyon ve radyo sesini sürekli yükseltme ihtiyacı hissetmesi bulunmaktadır.

    Bu testle birlikte işitme kaybının varlığı ve derecesi belirlenerek işitsel amplifikasyon seçeneklerinden cerrahi müdahalelere kadar bireye uygun çeşitli tedavi yöntemleri uygulanabilir. Ayrıca işitme testi işitme kaybının erken teşhisi için de kritik bir rol oynar. Erken teşhis sayesinde işitme kaybının ilerlemesi engellenebilir ve yaşam kalitesi önemli ölçüde artırılabilir.

    İşitme Kaybı Neden Olur?

    İşitme kaybı her yaş grubunda çeşitli faktörlerle ortaya çıkabilmektedir.  Bunlardan bazıları:

    • Menenjit gibi hastalıklar,
    • Kafa bölgesine alınan darbeler,
    • Kulakta tümör veya polip oluşumu,
    • Sık geçirilen kulak enfeksiyonları,
    • Kulak zarına bağlı patolojiler,
    • Uzun süre yüksek ses maruziyeti,
    • Bazı kemoterapi ilaçları veya antibiyotiklerin kullanımı,
    • Ailede genetik olarak geçen işitme sorunları,
    • İleri yaş,

    gibi durumlar işitme kaybını beraberinde getirebilir. Bu faktörler bireylerin işitme kapasitesini zamanla düşürebilir ve odyometri testi ile bu durumların belirlenmesi mümkündür.

    Saf Ses Odyometrisi Testi Nasıl Yapılır?

    Saf ses odyometri işitme testleri arasında en yaygın kullanılan yöntemlerden biridir. Bu test bireylerin işitme duyarlılıklarını ve eşiklerini belirlemeyi amaçlar. Özellikle iletişim için kritik olan frekanslarda işitme yeteneği değerlendirilir. Test sırasında her bir kulak ayrı ayrı incelenir.

    Test esnasında ses yalıtımlı özel kabinlerde işlemler gerçekleştirilir. Hastanın dış seslerden tamamen izole edilmesi önemlidir. Bu şekilde en doğru sonuçların alınması sağlanır. Özel kalibre edilmiş akustik uyaranlar özel kalibre edilmiş kulaklıklar ile hastaya sunulur.Bu testlerin amacı işitme kaybının derecesini ve tipini belirlemektir.

    Test sonuçları işitme kaybının doğru bir şekilde teşhis edilmesinde kritik rol oynar. Sonuçlar klinisyen tarafından değerlendirilir ve uygun tedavi yöntemleri belirlenir. Test sdüresi hastanın işitme düzeyi, varsa işitme kaybı tipi, derecesi ve konfigürasyonuna göre değişirç Hastanın işitmesine spesifik çeşitli teknikler kullanılabilir.

    Konuşma Odyometrisi Nedir?

    Konuşma odyometrisi işitme testlerinde kullanılan önemli bir yöntemdir. Bu testin temel amacı hastanın insan sesini nasıl algıladığını ve işittiğini değerlendirmektir. İşitme kapasitesinin detaylı bir analizi için çeşitli eşikler belirlenmiştir. Test süreci belirli ses şiddetlerinde hastanın kelimeleri ne kadar doğru işitebildiğini ölçmek üzere düzenlenmiştir. Konuşma odyometrisinde dört ana eşik değeri kullanılır:

    • Konuşmayı Alma Eşiği (SRT): Hastaların duydukları kelimelerin yarısını doğru bir şekilde işitebildikleri ses şiddetidir.
    • Konuşmayı Ayırt Etme Eşiği (SDS): Konuşma algısının daha detaylı ölçüldüğü hastanın işitme eşiğinde elde edilen sonuca eklenen belirli bir ses düzeyinde kelimeleri ne kadar doğru tekrarlayabildiğinin ölçüldüğü eşiktir.
    • Rahat Dinleme Eşiği (MCL): Hastanın rahatlıkla dinleyebildiği ve iletişim kurabildiği ses düzeyidir.
    • Rahatsız Edici Ses Düzeyi (UCL): Ses seviyesinin hastayı rahatsız etmeye başladığı noktadır.

    Konuşma odyometrisi mutlaka saf ses odyometrisi ile birlikte kullanılır. Hastanın verdiği yanıtlara göre işitme düzeyi, en rahat ettiği ses düzeyi, rahatsız olduğu ses düzeyi konuşmayı alma eşiği ve konuşulanları ayırt etme gibi üst işlemleme becerileri tek oturumda değerlendirilir.

    Bebeklerde İşitme Testi Nasıl Yapılır?

    Ülkemizde tüm yenidoğan bebekler işitme tarama programı çerçevesinde değerlendirilmektedir. Bu değerlendirmede ilk uygulanan test Tarama ABR (T-ABR) testidir. Programın protokolü risk faktörlerini, sevk zincirinin çerçevesini çizmiştir. Sevk zincirine göre ileri tetkik yapılması gereken bebeklerde kullanılan yöntemler farklılaşmaktadır. Bebeklerde işitmed eğerlendirmesi için kullanılan yöntemler şunlardır:

    • İşitsel beyin sapı cevabı (Klinik ABR)
    • Otoakustik emisyon testi (OAE)
    • İmmitansmetrik incelemelert

    Bu testlerle bebeğin işitme yeteneği erken dönemde değerlendirilir. Ayrıca gerekli olan durumlarda   davranışsal gözlem odyometriside . Bu test stest bataryasına eklenir. ABR, OAE ve immitansmetrik incelelemeler uyku esnasında yapılırken davranış gözlem odyometrissinde çocuğun işitsel uyaranlara tepkisine göre işitme yetisi anlaşılmaya çalışıldığı için uyanık olması gereklidir.

    İşitme Testi Sonuçları Ne Anlama Gelir?

    İşitme testi sonuçları kişinin işitme kapasitesinin detaylı bir analizini sunar. Bu sonuçlar çeşitli işitme seviyelerini belirleyerek bireyin günlük yaşamda karşılaşabileceği zorlukların farkına varmasını sağlar. İşitme düzeyi yetişkinlerde genellikle 20 dB civarında normal olarak kabul edilir. Ölçümler farklı işitme kaybı düzeylerini tanımlar:

    • Hafif işitme kaybı: 21- 40 dB arası
    • Orta seviye işitme kaybı: 41- 55 dB arası
    • Orta- şiddetli işitme kaybı: 56 -70 dB
    • Şiddetli işitme kaybı: 71- 90 dB arası
    • Çok ileri işitme kaybı: 91- 100 dB

    Bu sınıflandırma sayesinde işitme kaybının günlük hayata etkileri daha iyi anlaşılabilir. Örneğin orta seviye bir işitme kaybı yaşayan bir birey arka planda gürültü olduğunda konuşmaları duymakta zorlanabilir.

    Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

    Timpanometri Nedir?

    Timpanometri, orta kulak ve kulak zarının işlevselliğinin değerlendirildiği objektif ölçüm yöntemlerinden biridir. Test sırasında dış kulak yoluna hava basıncı uygulanır ve bu basınç değişiklikleri sayesinde kulak zarının ne şekilde tepki verdiği gözlemlenir. Ortaya çıkan hareketler özel bir cihaz tarafından kaydedilir ve analiz edilir. Timpanometri testi

    • Orta kulak yapılarının sağlık durumu hakkında değerli bilgiler sunar.
    • Bebekler dahil her yaş grubuna uygulanabilir.

    Akustik Refleks Testleri Nedir?

    Akustik refleks testleri işitme yollarının bütünlüğünü değerlendirmek amacıyla kullanılan önemli bir yöntemdir. Orta kulakta yer alan stapes kası ses dalgalarına karşılık refleks gösterir ve bu tepki akustik refleks olarak adlandırılır. Bu test sayesinde işitme kaybının nedenlerini ve yerini tespit etmek mümkün olur. İşitme yollarının beyin sapı düzeyine kadar olan kısmı hakkında bilgiler sunar. Özellikle beyin sapının işlevselliğini anlamak için bu testten yararlanılır. Test sonuçlarının diğer bulgularla birlikte değerlendirilmesi gerekir. Böylece:

    • Hastanın işitme durumu daha net anlaşılır.
    • İşitme kaybının kolear mı /retrokoklear mı olup olmadığını anlamak için kullanılır.
    • İşitme kaybının neden olduğu sorunların kökeni belirlenebilir.

    BERA/ABR Testi Nedir?

    BERA veya ABR testi işitme değerlendirmeleri arasında özel bir yere sahiptir. Bu nedenle mutlaka bu konuda yeterli tecrübesi olan klinisyen odyologlar tarafından uygulanmalıdır.  Özellikle çocuklarda ve standart testlerle yanıt alınamayan hastalarda işitme fonksiyonlarını analiz etmek için kullanılır. Test, kulak ile beyin sapı bölgesindeki  nöral yolların sağlığını kontrol eder. Bu işlem sırasında ses uyarıları kulak yoluyla iletilir ve beyindeki elektriksel yanıtlar ölçülür. Seslerin beyne ulaşmasını sağlayan sinir yollarının herhangi bir bölgesindeki hasar bu testle tespit edilebilir. İç kulaktan başlayarak beyindeki işitme bölgelerine kadar olan bu kompleks sistemdeki herhangi bir sorun ABR testi ile belirlenebilir.

    Asla tek başına kullanılmamalıdır. ABR yapılırken tam bir odyolojik değerlendirme için

    • Akustik İmmitansmetri (Timpanometri/Akustik Refleks)
    • Otoakustik Emisyon
    • ABR Testi

    testlerin de mutlaka uygulanması gereklidir.

    Klinik ABR Testi Nasıl Yapılır?

    Klinik ABR testi işitme fonksiyonlarının değerlendirilmesi amacıyla kullanılan bir yöntemdir. İşitme problemi yaşayan yetişkinler ve risk altındaki yenidoğanlar ve  çocuklar için uygundur. Test Odyoloji uzmanı tarafından yürütülür ve ağrısız bir işlemdir. Testin başlangıcında hastanın baş bölgesindeki ve kulakların etrafındaki cilt temizlenir. Ardından bu bölgelere elektrotlar yerleştirilir:

    • Cilt temizliği
    • Elektrot yerleştirme

    Elektrotlar bilgisayarla bağlantı kurulduktan sonra aktif hale gelir. Kulaklıklar aracılığıyla özel akustik uyaranlar gönderilerek bu seslere karşı oluşan elektriksel (sinirsel) aktivite bilgisayar aracılığıyla kaydedilir. Testin yapılışı objektif, değerlendirmesi subjektifti. Bu nedenle tecrübeli klinisyenler tarafından uygulanmalıdır.

    Test sırasında hareketsiz kalınması gerektiğinden  tercihen hasta uyku halindeyken yapılır.

    Altı aydan küçük bebeklerde, 2 yaşa kadar olan çocuklarda teste engel bir durum yoksa  test sedasyon gerektirmeden doğal uykuda gerçekleştirilir. Gerekli koşulklarda sedasyon uygulanabilir. Sedasyon uygulanması test sonuçlarını değişitirmez/ etkilemez.  Odyoloji uzmanı bebeğin test öncesinde bir süre aç kalmasını tavsiye edebilir. Bu durum bebeğin test sırasında uyumasını kolaylaştırır. Test boyunca toplanan veriler bilgisayar ortamına aktarılır ve kaydedilir.Klinisyen tarafından test bitiminde analiz edilir.

    Test Sonucuna Göre Tedaviler Nelerdir?

    İşitme kaybı tedavisi test sonuçlarının detaylı analizi ile şekillenir. İşitme kaybının derecesi ve temel nedeni gibi faktörler tedavi seçiminde kritik öneme sahiptir. İşitme kaybının neden olduğu zorluklara göre çeşitli tedavi yöntemleri devreye girer. Örneğin işitme cihazları ve koklear implantlar gibi teknolojik çözümler işitme kaybını yönetmede sıklıkla tercih edilir. Bu cihazlar hastanın sosyal ve iş yaşamında karşılaştığı zorlukları azaltmayı hedefler.

    Tedavi yöntemleri arasında dikkate alınması gereken faktörler şunlardır:

    • İşitme Kaybının Derecesi
    • İşitsel Kaybın Temel Nedeni
    • Yaş
    • Tedavi Yöntemine Uyum Kabiliyeti
    • Ailenin  İşitme kaybına Bakış Açısı

    İşitme cihazları işitme kaybının derecesine bağlı olarak farklı modellerde sunulur. Bu cihazlar hastanın mevcut işitme kapasitesini maksimize etmeyi amaçlar. Koklear implant ise daha ileri işitme kayıplarında önerilir. İmplant doğrudan işitme sinirini uyaran bir cihazdır ve etkili bir işitme deneyimi sağlar.

    İşitme Testi Yaptıranların Yorumları

    Dr. Ody. Emel Uğur 'in hasta yorumları için Google Maps'e göz atabilirsiniz.

    Sıkça Sorulan Sorular

    Evet ve Hayır! Evde, işte, restorantta, metroda, her yerde işitme testi yapmayı mümkün kılan yeni nesil dijital uygulamalar artık mevcut. Bu testler genellikle çevrimiçi uygulamalar veya telefon uygulamaları aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Ancak bu testler asla kesin sonuçlar sağlamaz, tıbbi geçerliliği yoktur.  Dolayısıyla işitme kaybı şüphesi varsa mutlaka odyoloji kliniklerinden profesyonel hizmet alınmalıdır.

    Normal bir yetişkinin işitme düzeyi genellikle 0- 20 dB aralığı olarak kabul edilir. Bu seviye rahat bir şekilde çevresel sesleri algılayabilmek için yeterlidir. Dolayısıyla 20 dB işitme kapasitesi gündelik yaşamda sesleri duymak için ideal bir seviyedir. Örneğin bu düzeydeki bir birey konuşma seslerini, doğa seslerini ve çevresel gürültüleri kolaylıkla ayırt edebilir. Böylece normal işitme düzeyi olan bir kişi günlük iletişim ve etkileşimlerde herhangi bir zorluk yaşamaz.

    İşitme testi fiyatları birkaç farklı faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir. Odyolojik işlemlerde  test yöntemlerine, testi kimin uyguladığına, kullanılan ekipmanlara ve lokasyona göre fiyatlar farklılıklar gösterebilir.

    Doktor odyologlar ve uzman odyologların görev yaptığı yerlerde, odyolog veya odyometri teknikerlerine göre test ücretleri daha yüksektir. Bu sadece mesleki sorumluluk alanları ile ilgili değil aynı zamanda bilgi birikimi ve tecrübe ile ilişkilidir.

    Ayrıca uygulanan testin türü, kullanılan ekipmanın kalitesi ve ileri teknoloji kullanımı da maliyetleri arttıran kalemlerdir. Ek olarak, konsültasyonlar takip randevuları ve diğer değerlendirmeler toplam maliyete eklenebilir.

    SGK belirli şartlar altında işitme testlerini karşılayabilir. Devlet hastaneleri ve üniversite hastanelerinde yapılan işitme testleri genellikle SGK tarafından ödenebilir. Bununla birlikte özel hastanelerde yapılan işitme testlerinin SGK kapsamında olup olmadığını kontrol etmek gerekir.

    İşitme cihazı alımı için  gerekli olan işitme testleri ve sağlık kurulu raporları SGK kapsamına dahil olabilir. Ödeme koşulları kişinin yaşına ve çalışma durumuna göre değişkenlik gösterir.

    İşitme testi için doğrudan başvurulacak bölüm Kulak Burun Boğaz (KBB) bölümüdür. KBB uzmanı hastanın durumunu değerlendirdikten sonra odyolojik değerlendirmeler yapabilir. KBB muayenesi testleri doğruluğu ve uygulanabilirliği açısından gereklidir. Bu süreçte KBB uzmanının ilk değerlendirme yapması esastır. Dolayısıyla işitme şikayetlerinde öncelikle KBB bölümüne başvurulmalıdır.

    İşitme kaybının üç ana türü vardır: sensorinöral, iletim tipi ve mikst. Sensorinöral işitme kaybı, iç kulaktaki (koklea) hassas tüy hücrelerinin veya işitme sinirinin hasar görmesiyle oluşur ve genellikle kalıcıdır. İletim tipi işitme kaybı ise sesin dış veya orta kulaktan iç kulağa iletilmesindeki bir sorundan kaynaklanır (örneğin kulak kiri, orta kulak iltihabı, kulak zarı delinmesi) ve çoğunlukla tedavi edilebilir. Mikst tip ise hem sensorinöral hem de iletim tipi kaybın bir arada bulunduğu durumdur. Kapsamlı bir işitme testi, özellikle saf ses odyometrisinde hava ve kemik yolu işitme eşiklerini karşılaştırarak ve timpanometri gibi testlerle orta kulak fonksiyonunu değerlendirerek bu kayıp türlerini doğru bir şekilde ayırt edebilir.
    İşitme cihazları, temel olarak çevredeki sesleri toplamak, işlemek, yükseltmek ve kullanıcının kulağına iletmek prensibiyle çalışır. Bir mikrofon aracılığıyla alınan sesler, dijital bir işlemci tarafından analiz edilir. Bu işlemci, kullanıcının işitme testi sonuçlarına göre önceden programlanmış ayarlara uygun olarak belirli frekanslardaki sesleri daha fazla, bazılarını ise daha az yükseltir. Böylece, konuşma sesleri gibi önemli sinyaller gürültüden ayırt edilerek netleştirilir. Güçlendirilmiş ve işlenmiş ses, bir hoparlör (receiver) aracılığıyla kulak kanalına veya doğrudan iç kulağa (kemik yolu ileten cihazlarda) iletilir. Modern cihazlar, farklı dinleme ortamlarına otomatik olarak uyum sağlayabilir ve geri bildirimi (ötme) engelleyici özelliklere sahiptir.
    Tedavi edilmeyen işitme kaybı, özellikle yaşlı bireylerde yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir. Bilişsel olarak, beyin sürekli olarak eksik ses sinyallerini anlamlandırmaya çalıştığı için bilişsel yük artar; bu durum dikkat, hafıza ve problem çözme yeteneklerinde zayıflamaya ve hatta demans riskinde artışa yol açabilir. Sosyal açıdan ise iletişim kurmakta zorlanan bireyler kendilerini sosyal ortamlardan geri çekebilir, bu da yalnızlık, izolasyon ve depresyon gibi psikolojik sorunları tetikleyebilir. Çevresel seslerin (trafik, alarm vb.) yeterince algılanamaması güvenlik risklerini de beraberinde getirir. Erken teşhis ve uygun rehabilitasyon bu olumsuz etkilerin önlenmesinde kritik rol oynar.
    Tinnitus, dışarıdan herhangi bir ses kaynağı olmaksızın kişinin bir veya her iki kulağında ya da kafasının içinde vızıldama, uğultu, çınlama gibi sesler duyması durumudur. Her zaman işitme kaybıyla birlikte görülmese de, tinnitus vakalarının büyük bir çoğunluğu altta yatan bir işitme kaybıyla ilişkilidir; bu kayıp çok hafif düzeyde olup kişi tarafından fark edilmeyebilir. İşitme testi, tinnitusun kendisini doğrudan ölçemez ancak tinnitusa eşlik eden olası işitme kaybının tipini, derecesini ve etkilenen frekansları belirleyebilir. Bu bilgiler, tinnitusun potansiyel nedenleri hakkında fikir verir ve uygun yönetim stratejilerinin (örneğin işitme cihazı, ses terapileri) planlanmasına yardımcı olur.
    Yüksek sesli ortamlarda gürültüye bağlı işitme kaybını önlemek için en temel kural, ses kaynağına olan mesafeyi artırmak ve maruziyet süresini sınırlamaktır. Mümkünse, gürültülü alanlarda düzenli molalar vererek kulakların dinlenmesi sağlanmalıdır. Kişisel koruyucu donanım olarak, standart kulak tıkaçları veya gürültü seviyesine uygun desibel (dB) azaltma derecesine (NRR – Noise Reduction Rating) sahip özel kulaklıklar (manşon tipi) kullanılmalıdır. Konser gibi etkinliklerde hoparlörlerden uzak durmak önemlidir. Fabrika ortamlarında ise işverenlerin gürültü ölçümleri yaparak mühendislik kontrolleri (makinelerin izolasyonu vb.) ve idari kontroller (çalışma rotasyonu) uygulaması, çalışanların ise sağlanan koruyucuları doğru şekilde kullanması kritik önem taşır.