Denge Bozukluğu Nedir, Nedenleri Nelerdir?
Denge bozukluğu, kişinin baş dönmesi, sersemlik hissi veya dengesizlik yaşaması durumudur. İç kulaktaki denge organlarının, merkezi sinir sisteminin veya kas-iskelet sisteminin sorunlarından kaynaklanabilir.
Vestibüler sistem hastalıkları, baş travmaları, enfeksiyonlar ve yaşlanma denge sorunlarına neden olabilir. Belirtiler arasında baş dönmesi, sallanma hissi, yürürken sendeleme yer alır. Tanı vestibüler testlerle konur.
Tedavi altta yatan nedene bağlıdır. Vestibüler rehabilitasyon, denge egzersizleri, ilaç tedavisi veya yaşam tarzı düzenlemeleriyle belirtiler azaltılabilir. Erken müdahale, düşme riskini azaltarak günlük yaşam güvenliğini artırır.
Tipleri | Vestibüler denge bozukluğu, Propriyoseptif denge bozukluğu, Santral (beyin kaynaklı) denge bozukluğu, Fonksiyonel/psikojenik denge bozukluğu |
Başlıca Nedenler | İç kulak hastalıkları (BPPV, Meniere, vestibüler nörinit), Beyin damar hastalıkları (inme, TIA), Parkinson hastalığı, Multipl skleroz, Yaşlanma, Polinöropati, Kas iskelet sistemi hastalıkları, İlaç yan etkileri, Görme bozuklukları, Anksiyete ve depresyon |
Yaygın Belirtiler | Denge kaybı, Yürümede güçlük, Sendeleme, Baş dönmesi, Bayılacak gibi hissetme, Göz kararması, Bulantı, Düşme riski artışı |
Tanı Yöntemleri | Klinik muayene, Vestibüler fonksiyon testleri, Odyometri, Görüntüleme yöntemleri (MR, BT), Denge testleri (postürografi, Romberg testi), Kan testleri (bazı durumlarda) |
Tedavi Yöntemleri | Altta yatan nedenin tedavisi, Vestibüler rehabilitasyon, Denge egzersizleri, Fizik tedavi, İlaç tedavisi (gerektiğinde), Yardımcı cihaz kullanımı (baston, yürüteç), Psikolojik destek |


Doktor Odyolog Emel Uğur
Dr. Odyolog Emel Uğur 1982 Çanakkale doğumludur. İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 15 yıllık görev süresi boyunca ağırlıklı olarak Pediatrik Odyoloji ( Bebek ve Çocuklarda İşitme kayıpları), Otolojik hastalıklar (Kulak hastalıkları ve İşitme Sağlığı), ve Vestibüler Sistem Hastalıkları ( Baş Dönmesi ve Dengesizlik) üzerine çalıştı. 2015 yılında Acıbadem Sağlık Grubu bünyesine katıldı.
Hakkımda
Denge Bozukluğu Nedir?
Denge bozukluğu, kişinin ayakta durma, yürüme veya hareket etme sırasında dengesini koruyamaması durumudur. Sersemlik, baş dönmesi, yalpalama hissi ve düşme eğilimi gibi şikâyetlerle kendini gösterir. İç kulaktaki denge organlarının hastalıkları, nörolojik sorunlar, kas-iskelet sistemi zayıflığı veya tansiyon düzensizlikleri gibi birçok nedene bağlı olarak gelişebilir. Doğru tanı için kulak burun boğaz, nöroloji ve fizik tedavi uzmanlarının değerlendirmesi gerekebilir. Tedavi, altta yatan nedene yönelik planlanır.
Denge Bozukluğu Çeşitleri Nelerdir?
Denge bozuklukları, vücudun hareket ve duruş kontrolünü sağlayan sistemlerdeki problemlerden kaynaklanır. Klinik tablolara göre farklı türlere ayrılır:
- Vestibüler Kaynaklı Denge Bozukluğu
- Santral Denge Bozukluğu
- Proprioseptif Denge Bozukluğu
- Görsel Sistem Kaynaklı Denge Bozukluğu
- Psikojenik Denge Bozukluğu
- Multisensory Denge Bozukluğu
- Yaşlanmaya Bağlı Denge Bozukluğu
- Travmatik Denge Bozukluğu
- İlaçlara Bağlı Denge Bozukluğu
- Fonksiyonel Denge Bozukluğu
Denge Bozukluğu ve Ruhsal Sağlık Üzerindeki Etkileri Nelerdir?
Bu durumun temelinde denge bozukluklarının yarattığı belirsizlik ve güvensizlik duygusu yatar. Hastalar genellikle sosyal etkileşimlerden kaçınır. Bu da zamanla izolasyona ve dolayısıyla depresyona neden olabilir. Özellikle şiddetli baş dönmesi yaşayanlar için bu durum daha belirgindir. İç kulaktaki sorunlar sadece fiziksel değil aynı zamanda ruhsal yansımalar da yaratabilir:
- İşitme kaybı
- Çınlama
- Kulakta dolgunluk hissi
Denge bozuklukları sadece fiziksel bir rahatsızlık değil aynı zamanda ruhsal sağlığı da derinden etkileyen bir durum haline gelir.
*En iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.
Denge Bozukluklarının Nedenleri Nelerdir?
Baş dönmesi ve Denge bozuklukları çeşitli sağlık problemlerinden kaynaklanabilir. BPPV gibi pozisyonel baş dönmeleri ani hareket veya pozisyon değişikliği sonucu tetiklenebilir. İç kulak hastalıkları ya da kafa travmalar baş dönmesi ve denge bozukluklarının başlıca sebepler arasındadır. İç kulak iltihabı olarak bilinen labirentit soğuk algınlığı veya grip sonucu iç kulaktaki kanalların iltihaplanmasıyla ortaya çıkar ve şiddetli vertigo yapar.. Ayrıca bu durum bilinç bulanıklığına ve bazen tinnitus ile kusmaya neden olabilir.
Vestibüler nörit genellikle virüslerin neden olduğu bir iç kulak sorunudur. İç kulaktan beyne bilgi ileten sinirlerin iltihaplanması ile bilinir ve baş dönmesi, dengesizlik, bulantı gibi belirtilerle kendini gösterir.
Meniere hastalığı kesin nedeni bilinmeyen ve uzun süreli vertigo ataklarına yol açan bir durumdur. Belirtiler arasında bulantı, kusma, işitme kaybı ve kulakta basınç hissi bulunur. Perilenf fistülü kafa travmaları veya şiddetli hava basıncı değişikliklerinin yol açtığı bir başka denge sorunudur. İç kulaktaki sıvının orta kulağa sızması sonucu doku yırtılmaları meydana gelir ve bu durum bazı ciddi semptomlara neden olur:
- Denge sorunları
- Yüksek seslere karşı hassasiyet
- Kulak çınlaması
Vestibüler migren ise yiyecekler, stres ve diğer migren tetikleyicileri sonucu vestibüler sinirde inflamasyon oluştuğunda ortaya çıkar. Baş dönmesi, bulantı, ışığa ve sese karşı aşırı hassasiyet kulak çınlaması gibi belirtilerle kendini gösterir.
Vertigo Belirtileri Nelerdir?
Vertigo kişinin kendisinin veya çevresinin dönüyor olduğunu hissettiği bir durumdur. Bu durum genellikle iç kulak problemleriyle ilişkilendirilir ve çeşitli belirtilerle kendini gösterir. Vertigo yaşayan bir birey dönme hissinin yanı sıra aşağıdaki semptomları da deneyimleyebilir:
- Bulantı ve kusma
- Anormal göz hareketleri
- Yoğun terleme
- İşitme kaybı veya kulak çınlaması
Bu semptomlar vertigonun şiddetine ve kişinin genel sağlık durumuna bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Denge bozukluğu ise vertigodan farklı olarak kişinin kendini sabit duramıyor hissetmesiyle bilinir. Denge bozukluğu yaşayan kişiler genellikle şu belirtileri gösterir:
- Yaylı yatakta yürüyormuş gibi bir his
- Görmede bulanıklık
- Yürürken dengesizlik
Bu tür belirtiler baş dönmesi olarak tanımlanan genel bir kategori altında toplanabilir ancak her zaman vertigo kaynaklı olmayabilir.
Tedavi Yaklaşımları Nelerdir?
Baş dönmesi ve denge bozukluğunun tedavisi belirtilerin altında yatan nedenlere göre şekillenir. Pozisyonel vertigo durumlarında yapılan testlerle belirlenen patolojiye özel düzeltici manevralar uygulanır. Bu tedavi yöntemiyle hastaların durumu hızla iyileşebilir. Meniere hastalığı söz konusu olduğunda tedavi atakları hafifletmeye yönelik olup belirtileri azaltmayı amaçlar. Ataklar arası dönemde ise hastanın yaşam tarzı değişiklikleri teşvik edilir:
- Tetikleyici stres faktörlerinin azaltılması,
- Düzenli egzersiz ve aktif yaşam tarzına yönlendirme,
- Gerekli durumlarda profesyonel psikolojik destek sağlanması.
Meniere hastalığında atakları tetikleyebilecek faktörlerden kaçınmak da önerilir:
- Tuzlu gıdalar,
- Alkol ve kafein içeren ürünler,
- Sigara kullanımı.
Tedavinin doğal seyri kişiye özgü olduğundan yaklaşık %85 hasta medikal tedavilerden fayda görürken geri kalan hastalar için çeşitli girişimsel tedavilere başvurulabilir. Bunlar arasında;
- İntratimpanik tedaviler,
- Lokal yüksek basınç uygulamaları,
- Ventilasyon tüpü yerleştirilmesi,
- Endolenfatik kese cerrahisi,
- Vestibüler nörektomi yer alır.
Akut veya kronik orta kulak iltihaplarının neden olduğu baş dönmesi durumlarında bu iltihapların uygun yöntemlerle tedavi edilmesi gerekmektedir.
Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!
Baş Dönmesine Neden Olan Tıbbi Durumlar Nelerdir?
Dolaşım bozuklukları beyne yeterli kan gitmemesi durumunda baş dönmesine yol açar. Özellikle yüksek tansiyon, şeker hastalığı ve yüksek kan yağlarına sahip bireyler bu durumu sıklıkla yaşar. Düşük kan akımı iç kulaktaki hassas dengenin bozulmasına neden olur ve bu da vertigo olarak bilinen özelleşmiş bir baş dönmesi türünü tetikler.
Kardiyovasküler sorunlar:
- Arterioskleroz
- Kalp yetmezliği
- Anemi
Ayrıca kafatası yaralanmaları iç kulak yapısını etkileyebilir ve ciddi vertigo ile işitme kaybına yol açabilir. İşlevlerin zarar görmesi sonucu baş dönmesi belirli bir süre devam eder. Virüs kaynaklı enfeksiyonlar, soğuk algınlığı gibi yaygın hastalıklar iç kulak ve beyin arasındaki sinir bağlantılarını bozarak vertigoya neden olabilir. Bakteriyel enfeksiyonlar ise hem denge hem de işitme kaybına yol açar.
- Başlıca enfeksiyon türleri:
- Viral enfeksiyonlar
- Bakteriyel enfeksiyonlar
Allerjik reaksiyonlar da bazen baş dönmesi ve vertigo ile kendini gösterebilir. Ortamdaki alerjenler veya alerjik reaksiyon gösterilen yiyecekler vücuttaki dengesizliklere neden olabilir. Son olarak sinir sistemini etkileyen hastalıklar da dengesizliğe sebep olur. Multipl skleroz veya tümörler gibi nörolojik hastalıklar dengenin bozulmasında önemli faktörlerdir.
Nörolojik hastalıklar:
- Multipl skleroz
- Sifiliz
- Beyin tümörleri
Denge Sistemleri Nasıl Çalışır?
İnsan vücudu hareketi algılama ve dengeyi koruma konusunda karmaşık bir yapıya sahiptir. Denge hissi çeşitli sistemlerin entegre çalışmasıyla mümkün olur. Bu sistemler vücudun pozisyonunu ve hareket yönünü beyine ileterek koordinasyon sağlar.
- İç kulak veya labirent vücudun döndüğünü ve hareket yönünü algılar.
- Gözler uzaydaki konumu ve hareketin yönünü belirler.
- Eklemler ve omurga hangi vücut parçasının aşağıda olduğunu ve temas halinde olduğunu saptar.
- Kaslar ve eklemler hareket eden vücut parçalarını tespit eder.
- Merkezi sinir sistemi yukarıdaki dört sistemden gelen bilgileri işler ve koordinasyonu sağlar.
Her bir sistem kendi içinde özelleşmiş fonksiyonlara sahip olup birbiriyle sürekli iletişim halindedir. Örneğin iç kulaktaki başın açısal hareketlerini ve ivme değişikliklerini algılarken, gözler ise çevresel görüntüleri değerlendirerek vücudun konum bilgisini sunar. Eklemlerde bulunan basınç reseptörleri yer çekimi ve temas durumunu algılar. Kaslarda ve eklemlerdeki sensörler ise hangi parçanın harekette olduğunu saptar.
Sıkça Sorulan Sorular
Denge bozukluğu hangi vitamin eksikliğinden olur?
Denge bozukluklarının sık karşılaşılan nedenlerinden biri vitamin eksiklikleridir. Özellikle yaşlı bireylerde görülen bu sorunun başlıca nedeni Vitamin B12 eksikliğidir. Vitamin B12 sinir sistemi ve kas koordinasyonu için oldukça önemlidir. Düşük B12 düzeyleri nörolojik bozukluklara ve dolayısıyla denge bozukluklarına neden olabilir. Eksikliği durumunda ataksik yürüyüş ve dengesizlik gibi belirtiler ortaya çıkar. Ayrıca mide-bağırsak hastalıkları da B12 eksikliğine yol açabilir bu da denge problemlerine neden olur. Dolayısıyla denge bozukluğu Vitamin B12 eksikliğinden kaynaklanır.
D vitamini eksikliği denge bozukluğu yapar mı?
Evet, D vitamini eksikliği denge bozukluğuna neden olabilir. D vitamini eksikliğinin pozisyonel baş dönmelerine zemin hazırladığı vaka kontrol çalışmaları mevcuttur. Özellikle D vitamini eksikliğinde BPPV nin tekrarlama olasılığı daha yüksektir. Ayrıca D vitamini kalsiyum ve fosforun vücuttaki dengesini sağlamada önemli bir rol oynar. Bu vitaminin yetersizliği kemiklerin zayıflamasına ve mineralizasyonun bozulmasına yol açar. Sonuç olarak kemiklerdeki bu zayıflama denge sorunlarına ve artmış düşme riskinin de yükselmesine sebep olur. Özellikle yaşlılarda görülen bu durum günlük aktiviteler sırasında ciddi zorluklara yol açabilir. Dolayısıyla yeterli D vitamini alımı denge sağlığı için kritik öneme sahiptir.
Denge bozukluğu yapan hastalıklar nelerdir?
Denge bozukluğuna sebep olan hastalıklar arasında en sık rastlanan durum BPPV adını verdiğimiz kulak kristallerinin yer değiştirmesi bulunur. Meniere hastalığı labirentteki sıvı basıncının artması sonucu ortaya çıkar. Meniere hem işitsel hem denge bozukluklarının kombinasyonu olarak görülen kronik bir problemdir. Ayrıca labirentit yani iç kulak labirentinin enfeksiyonu da denge problemlerine yol açabilir. Akut bir durumdur. Acil tedavi gerektirir. Önemli düzeyde işitme kaybı oluşturur. Vestibüler nörit durumunda ise denge sinirinin iltihaplanması denge kaybına neden olur.İşitme normal seyreder. İç kulak veya denge sinirinden kaynaklanan patolojilerde kişi hissetmese bile önemli denge bozuklukları olabilir. Bu nedenle fonksiyonel bir bakış açısıyla detaylı bir odyo vestibüler değerlendirme gereklidir.